Diriliş Gazetesi imtiyaz sahibi Mahmut Dölek sosyal medya üzerinden kamuoyuna açıklama yaptı.
Mahmut Dölek’in Açıklaması
Sosyal medya üzerinden yaptığı paylaşım;
“Geçtiğimiz günlerde kamuoyuna sızılan röportaj öncesi ve haber içeriği ile hiçbir alakası olmayan tamamen mizah amaçlı çekilen video, CHP İstanbul il Başkanı Canan Kaftancıoğlu tarafından sosyal medya üzerinden kamuoyuna yansıtıldı. Ama nedense gerçek video kamuoyunda hiç konuşulmadı.
Arkasından FETÖ/ PYD soruşturması kapsamında tutuklanan Mekin Salt lehine yanında 18 kişiyle ifade veren Ak Parti Mersin İl başkanı Cesim Ercik, ortada bir suçun olmadığı halde, Cesim Ercik’in beni sanki bir terörist muamelesi yaptırarak tutuklatmaya çalışması. Beni adliyeye elleri kelepçeli olarak gönderip ve beni orda elleri kelepçeli olarak ulusal basına servis eden, Erdemli’de FETÖ/PYD operasyonlarında ve 31 Mart seçimlerinde toplumun örf, adet ve ahlak değerlerini rahatsız eden çıkan görüntülerde gerek sayfasında,gerek gazetesinden bu görüntünün yanlış olduğunu bile bile yanlış diyemiyen kamuoyunda Erdemlili gazeteci olarak gezen değerli arkadaşlarım,beni elleri kelepçeli olarak ulusal basına servis etmek için heyecanla bekledi. Aslında bu durumda bana takılan bu kelepçe benim için bir onurdur bir şereftir. Keşke FETÖ/ PYD soruşturması kapsamında tutuklanan Mekin Salt lehine olumlu ifade veren AKP’li Cesim Ercik, bana gösterdiği hassasiyeti Fetö’den tutuklanan Mekin Salt’a da gösterseydi. Kuyruk acısı böyle bişey işte…
OLAY NASIL OLDU
Öncelikle bu video görüntünün haber olmadığını kendini gazeteci sanan arkadaşlara duyurmak isterim. Daha hiç yerde haber değeri kazanmamışken, ortalığa haber diye yayılması beni gerçekten güldürdü. 22 Nisan’da Erdemli’nin yerel televizyonunda ‘’ Mersin Büyükşehir Belediyesi,Erdemli’de üreticinin maddi imkansızlıktan dolayı dalından toplatamadığı 100 ton limon, İstanbul Büyükşehir Belediyesi tarafından satın alındı.’’ Kısa haber paylaşımından sonra,kendi haber itihbaratlarımı kullanarak Erdemli’den ve özellikle limon üreticilerinin dalda limon olmadığını ve 100 ton limonun alınmadığını öğrendim. Bende aynı akşam 3 yıl kadar basın ve gazete ile ilişkisini kesen, şimdi özel sektörde çalışan ve limon üreticisi olan Ömer Tuncel’i aradım. Durumu ve kanal 33 ‘de çıkan haberi sordum. Oda bana Erdemli’den 100 ton limon alındığını duymadığını, eğer başka üretici bulamazsan ben yarın bahçede çalışacağım, gel bana yardımcı olacağını söyledi. Bende hemen arkasından Emrah Toraman’ı aradım. Durumu söyledim. Yalnız aracım olmadığını bana araç konusunda yardımcı olurmusun dedim. Emrah Toraman’da bana tabi sorun limon ve üreticisi ise yardımcı olabileceğini söyledi. 23 Nisan sabahı saat 09: 45’de oturduğum sitenin bahçesinden beni aldı. Yolda biraz simit, börek aldıktan sonra Ömer Tuncel’in bahçesine gittik. Biraz oturup sigara içtikten sonra, haberi çekmeye başladım. Haber detaylarını aldıktan sonra; Ömer Tuncel ile röportaja başladım. Bu sırada Emrah Toraman’a haber öncesi sosyal medya üzerinden bildirim yapacağımı ve fotoğraf çekmesini rica ettim. Haber öncesi provaları yaptık. Haberi çektim. Sonra haber bitiminde bir gır gır amaçlı video çekelim biraz gülelim dedim. Videoyu çektikten sonra,biraz güldük ve sonra Ömer Tuncel,sen haberi acele montajlarsın, yanlış montajlama o videoyu sil dedi. Bende doğru söylüyorsun dedim ve sildim. Zaten Emniyette incelenen kameram,videonun çekildiği ve silindiği arasındaki geçen dakika ortaya çıktı. Burdan haberi bitirdikten sonra diğer bir arkadaşın yanına gittik. Ordada haberi çektikten sonra,Emrah Toraman ile beraber bir arkadaşın iş yerine gidip haberi montajladım.
Haberimizde herkesime sitem vardı ,limon ihracatının önünün açılması ve Mersin Büyükşehir Belediyesinin, İstanbul Büyükşehir belediyesine gönderilmek üzere, Erdemli’den limon alınmadığını söylemekti. Haberi Web sitemize servis etmek için eve geldim. Sonra evde internette sorun olduğunu görünce haberi bekletmeye aldım. Akşam saatlerinde mizah amaçlı çektiğim videonun Tweter’de paylaşıldığını duydum. Arkasına Emrah Toraman’ı arayarak, Emrah bu görüntüyü kime attın, kimlere verdin diye sordum. O da bana ilk önce haberinin olmadığını ve kimseye atmadığını söyledi. Sonra Ömer Tuncel’i aradım abi mizah amaçlı çektiğimiz video şuanda Tweter’da, bunu sen bir yere atmadın demi diye sordum. Ömer Tuncel’de delimisin videoyu izledikten sonra ben sildim, Emrah ne diyor bu işe diye sordu. Bende Emrah haberim yok diyor dedim.Sonra Ömer Tuncel’in Emrah Toraman ile arasında geçen telefon konuşmasında,Emrah Toraman mizah amaçlı çekilen videoyu, Erdemli Koordinasyon Merkezi müdürü Vedat Uzunbağ’a yanlışlıkla attım dediğini Ömer Tuncel bana söyledi. Bunu duyduktan sonra Emrah’ı tekrar aradım. Yanlış nasıl oldu bir anlatsana dediğimde,Emrah bana Erdemli’de durumu iyi olmayan müzisyenlerin isimlerini verirken, ve fotoğraflarını gönderirken videonun Vedat Uzunbağ’a yanlışlıkla gittiğini söyledi. Bende Emrah adamları Belediyeye işemi aldıracan,yoksa CHP’ye üyemi yapacan ne fotoğrafından bahediyorsun,bende yolladım benden fotoğraf istemediler dedim ve telefonu kapattım. Zaten videodan ortalık karışık olduğu için kendimi dışarı attım. Sonra sabah Emrah’ı tekrar arayarak evin bahçesine çağırdım. Sonra bir açıklama videosu çektim kendimi beklemeye aldım. Bir arkadaşımın iş yerinde olayın akışını izledim. Derken CHP Erdemli ilçe başkanının açıklamasını tekrar açtım okudum. Nedense aklıma o anda Asena geldi. Başladım gülmeye. Aklıma gelen Asena olayıyı ise şöyle; Eskiden bilirmisiniz bilmem İbo şov vardı. Proğram arasında dansöz Asena şöyle bir çıkar kıvırtırdı. Ertesi günde arkadaşlar arasında, Asena’nın nasıl kıvırdığını anlatır dururduk. Bu neden aklıma geldi halen anlamış değilim.
4 KİŞİ BİR OLDULAR BENİ TUTUKLATAMADILAR
Sonra Erdemli Emniyetinde bir görevli arkadaş aradı. Emniyete kadar gelmemi istedi. Bende az beklemeniz gerektiğini açıklamamı montajladığımı ve sosyal medyada yayımladıktan sonra gelebileceğimi söyledim. Arkadaşta anlayışla karşıladı. Açıklamamı paylaştıktan sonra Erdemli emniyet müdürlüğüne kendi imkânlarımla gittim. Emniyette AKP’li Cesim Ercik’in benden ve diğer arkadaşlardan şikâyetçi olduğunu, onun için gözaltına alındığımı söylediler. Bende ortada ne suçu olduğunu bu gözaltının yanlış olduğunu, burda bir suç olmadığını AKP’li Cesim Ercik tamamen ikdidar gücünü kullanarak bende kuyruk acısının olduğunu ve ben burdan veya adliyeden elimi kolumu sallayarak çıkacağımı söylememe rağmen beni dinlemediler. Ardından hastaneye sağlık kontrolüne giderken, orada banim baş düşmanım, Kıbrıs’ta Fetöcü R.Ö’un, noterli müdürü M.Y ‘nin samimi arkadaşı Mehmet Topçu’yu gördüm. Zaten fotoğraf okunuyordu. Bugün duyduğuma göre ise bende kuyruk acıları olan AKP’li Cesim Ercik, horantam AKP’li Mehmet Topçu, meclis üyelerinden, Derviş Yııldırım ve Musa Demir bir olmuş sadece kuyruk acıları olduğu için beni tutuklatmaya çalıştığını duydum ve çok güldüm.
SONUÇ OLARAK
Bu kadar olan olayların arasında, ülkemizi karıştırmaya çalışan ve ülkenin seçilmiş Cumhurbaşkanına,Cumhurbaşkanımıza iftiralar atan CHP. Benim olayımda da çamur at izi kalmış rolüne girerek beni linç etmeye çalışmıştır. Benim olayımda da CHP Erdemli İlçe başkanı Mustafa Kılbaş, CHP Mersin ekibi ve Mersin Büyülşehir Belediyesi,100 ton limonun Erdemli’den aldık demelerine rağmen ve haber yaptırmalarına rağmen şu saat oldu faturayı ortaya çıkaramamışlardır. Süreç içerisinde de Erdemli içerisinde CHP’lilerin fatura aradıklarını ama bulamadıklarını duydum. Erdemli CHP ilçe yönetim kurulu üyesi bir bayanın ilçe başkanı Mustafa Kılbaş’ı kastederek fatura elimizde, sen bu mesleği bıracan mı demesine rağmen halen ortada bir faturanın olmadığı ve Erdemli’de çiftçiler üzerinden şov ve siyaset yaptıklarını birkez daha ortaya çıkarmış oldum. Bugün çitfçilerimiz ve üreticilerimiz ile konuşmalarımız oldu. Çiftçilerimizin aynen bana ortak konuşması şu şekilde; Mahmut biz senin çabanı biliyoruz. Yalnız sana yapılan bu kumpası da gördük. Biz çiftçi ve üreticiler olarak CHP’ye bizim üzerimizden şov ve siyaset yaptırmadığın için sana teşekkür ederiz dediler.
Saygılarımla…”
Yukarıda ki metni sosyal medya hesabında paylaştı.