Yerel

Bir Kilo Erdemli Domatesi

Nutellanın içindeki fındığın fiyatını Cumhurbaşkanı Erdoğan belirlerken Toros dağlarının eteklerinde biz Yörüklerin yetiştirdiği domatesin fiyatını neden Antalya Elmalı ile Burdur Söğüt ve Tefenni’deki gibi belediye meclis üyelerinin katıldığı bir komisyon değil de üç beş komisyoncu belirliyor?

Bizler neden sahipsiziz? Atatürk’ün bahsettiği Toros dağlarındaki çadırda yanan ocağın ve bu vatanın teminatı Yörüklerin hakkını kim savunacak? Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer bir talimatla yayla köylerinde kurulan piyasaya imza atacak bir görevli yetkilendiremez mi? Mersin Büyükşehir Belediyesi meclis toplantısında alınacak bir kararla piyasaya meclis üyelerinin katılması sağlanamaz mı?

Dünya genelinde Coronavirüs pandemisi ile dev ekonomiye sahip ülkelerin ekonomilerinin küçüldüğü, dışa bağımlı ülkelerin ise ekonomik krizi en derinden hissettiği şu günlerde üretimin özellikle gıda temininin sağlandığı tarım sektörünün önemi daha da anlaşılır bir hale gelmişken üretime ve üreticiye destek olunmaması bugünlerde ürettiği ürünü maliyetinin altına satan üreticiyi kara kara düşündürmektedir.

Pandemi ile önemi daha da artan maske kullanımının arttığı ve zorunlu hale geldiği ülkemizde maskenin ülkemizi yöneten hükümet tarafından belirlenen fiyatı 1₺ iken domatesin çiftçiden alınan fiyatı bu günlerde 50 kuruş bile 1 ₺ arasında belirlenmiştir. Yani sizin anlayacağınız üretici bir kilo domates satıp bir maske alamamaktadır.

Fiyatı Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından 22,5₺ olarak belirlenen fındığı Karadenizli üreticiden almak isteyen Akdenizli domates üreticisi 1 kilo fındığı 45 kilo domates satarak ancak alabilecektir.

Bu sene 2002 yılındaki çeyrek altın fiyatı olan 32₺ ile eşdeğer fiyata sahip olan Diyarbakır karpuzunun bir tanesini alabilmek için Akdenizli domates üreticisi ortalama 60 kilo domates satmak zorundadır.

Çeyrek altın demişken güvenli yatırım aracı olan altına yönelen büyük küçük tüm yatırımcılar düğün sezonu olan yaz aylarında yeni evlenen çiftleri kara kara düşündürüyor. Özellikle domates üreticileri bu günlerde düğün yapacaksa bir gram altın almak için 900 kilo yani neredeyse bir ton domates satması gerekecektir. Ortalama bir bilezik alabilmek için 10 ton domates satmak çiftçinin dökülen alın terine karşılık hiç de hoş değildir. Hele ki düğünde çeyrek takması gerekecekse 1,5 ton domates satması gerekmektedir.

Bırakın düğünü derneği domates üreticisi karnını doyurmak için yaptığı alışverişte 1 paket makarna alabilmek için 3,5 kilo domates, 1 kilo pirinç alabilmek için 10 kilo domates, 1 kilo nohut alabilmek için 7 kilo domates, 1 kilo fasulye alabilmek için 16 kilo domates, 1 kilo et alabilmek için 90 kilo domates satmak zorundadır.

Bütün bu örnekler çoğaltılabilir. Bir kilo domates bir bardak çay etmiyor mesela. Bir kilo domates satıp bir ekmek alamıyorsunuz. Bir kilo domates satıp domatesin yetiştirme maliyetini karşılayamıyorsunuz. Alın terinizin boşa aktığını hissediyorsunuz başka da elinizden birşey gelmiyor zaten.

Hayalleriniz gibi yeşeren tarlalar zararla kapanan bir sezonun finaliyle son buluyor her sene. Oysa her dikim günü genç kızların çeyiz almak için kurduğu hayalleri dinler domates fideleri. Delikanlıların sevdalısı için yazdığı şiirleri dinler düğün parası kazandırmak için yeşerir de yeşerir. Anne ve babalar üniversite okuyan çocuklarının okul masraflarını karşılamak için çalışır da çalışır yeşeren domateslerin içinde.

Tüketen bilmez üreticinin ne zorluklarla ne hayallerle sezona başladığını. Her sene borcu katlanan çiftçinin yüzünün gülmediğini pazarda 1 kilo domates almak için tüm pazarı dolaşan memur bilmez. Tüketicinin yanında olan ama üreticinin yanında olmayan iktidarın çiftçinin ürettiği ürünü ihraç etmesi gerekirken ihracat kapılarını kapatması tarım politikasının ne kadar yanlış olduğunu da bizlere göstermektedir.

Üretici Coronavirüs pandemisinin bir türlü önlenemediği güzel ülkemde yanlış tarım politikaları bilinçsiz ve plansız ekim sonucu bu seneyi de zararla kapatacaktır. Allah tüm üreticilerimizin yardımcısı olsun. Bizler zarar etsek de üretimden yanayız. Bu değişmeyecek. Güzel ülkemi üretim kurtaracaktır.

This post was last modified on Ağustos 17, 2020

Emre Türkmen

1978 Silifke doğumlu yörük bir Türk evladıyım. Çukurova Üniversitesi Ziraat Fakültesi 1999 mezunu Ziraat Mühendisiyim. Zirve Gazetesi Sorumlu Yazı İşleri Müdürlüğü görevi ve başyazarlığı ile başladığım yazarlık hayatımda birçok habere de imza attım. Kısa bir dönem Nokta Gazetesinde köşe yazıları yazdım. Erdemli Bülten internet haber sitesinde okudukça anlayacağınız, anladıkça sorgulayacağınız, sorguladıkça gerçekleri daha çabuk görebileceğiniz yazılar ile siz değerli okurlarımızın karşısındayım.

Benzer Haberler

Şehidimizin Kütüphanesi Desteklerinizi Bekliyor

11 Haziran 2023 tarihinde Irak'ın kuzeyinde Pençe-Kilit harekatında şehit düşen P. Komando Uzm. Çvş. Halil…

Şubat 3, 2024

Gece Kartalları Sayesinde Erdemli Sokakları Daha Güvenli

Erdemli İlçe Emniyet Müdürlüğüne bağlı Çarşı ve Mahalle Bekçileri tarafından ilçenin belli noktalarında yapılan uygulamalar…

Ocak 9, 2024

HIRSIZLAR ERDEMLİ POLİSİNDEN KAÇAMADI!

Erdemli İlçe Emniyet Müdürlüğü Asayiş Büro Amirliği Ekiplerinin Yarenler, Koyuncu ve Tabiye Mahallelerinde farklı tarihlerde…

Ekim 23, 2023

Mersin’de vahşet: Uyuşturucu bağımlısı genç babasını boğazladı!

Erdemli ilçesine bağlı tatil yöresi Kızkalesi’nde uyuşturucu bağımlısı olduğu belirtilen 29 yaşındaki Ertuğrul S., birlikte…

Ekim 23, 2023

Kaynak Makinesinin Kıvılcımları Serayı Yaktı!

Limonlu mahallesinde, edinilen bilgilere göre, yabancı uyruklu (Suriyeli) kişilerin avuç içi taşlama ve kaynak makinesi…

Ekim 7, 2023

Erdemli Abur Cubur Talk Show ile Eğlendi

3 Aralık Cumartesi günü Erdemli Kültür Merkezinde Güldür Güldür Show oyuncularından Rüştü Onur Atilla, Berkay…

Aralık 5, 2022